''Bak isimler silinip duruyor.Düşün şimdi; adını bilmediğin birşeye nasıl sesleneceksin ya da seslensen bile seni duyacak mı ? duysa bile gerçekten ona seslendiğini nasıl anlayacak. Bak görüyor musun isimler siliniyor işte...'' Oturduğumuz taşın üzerinde bir sağa bir sola bakıp gülümsüyordu. Aralıklarla havayı kokluyor sonra '' gece '' diye mırıldanıp, yüzüme bakıyordu. Bana dönüp bir kez daha gülümsedikten sonra sordu. ''Peki sen beni biraz taşır mısın, şu çukura kadar. Beni biraz taşırsan sana daha fazlasını anlatacağım ve sen de bileceksin.'' Onu istediği gibi çukura kadar taşıdım, seyrek ve savrularak. Her yalpalanışımda o içten içe kıkırdadı bense hem onu hemde kendimi düşürmemek için gayret ediyordum. Bi de gecenin o vakti paçalarımıza dolanan kedi rahat bırakmıyordu, yinede o anı ve onları sevmeye başladığımı farkediyordum. Bir an farkettim ki üzerimdeki tek yük onun ağırlığı ya da beni yalpalatan kedinin sırnaşması değildi. Ben ...
Kayıtlar
Nisan, 2015 tarihine ait yayınlar gösteriliyor